YILBAŞI TARTIŞMALARI, LAİKLİK VE ADALET: HELAL Mİ HARAM MI, AF MI CEZA MI?

Merhaba arkadaşlar, her yılbaşında olduğu gibi tartışmalar yine başladı. Bazı dini çevreler yılbaşı kutlamanın dinden çıkmaya kadar varan günah olduğunu söylüyor. Muhafazakâr kesime helal olan, sıradan vatandaşa haram mı oluyor? Suudi Arabistan Veliaht Prensi yılbaşı ve Noel kutlamalarına izin verdi, hatta "İslam'ı güncelledik" diye açıklama yaptı. Aynı sözü zamanında Erdoğan da söylemişti: "İslam güncellenmeli." Bu güncelleme belki uydurma hadislerin kitaplardan çıkarılmasıyla, İslam'ın Kur'an merkezli hale getirilmesiyle başlayabilir; böylece birçok kafa karışıklığı giderilir.
Ünlüsü ünsüzü Kur'an'ı kendilerine aklanma aracı gibi gösteriyor, fotoğraflarını çekip sosyal medyada paylaşıyorlar. Bu büyük bir yanılgı. İşte tam burada laiklik devreye giriyor: Devlete karşı işlenen suçta affı veya cezayı önce devlet vermeli. "Kur'an okuyorum, namaza başladım, salı-perşembe oruç tutuyorum, başımı örttüm" gibi gerekçeler suçun cezasını hafifletmemeli. Adalet herkes için eşit olmalı; cumhurbaşkanının oğlu da köydeki Mahmut Dede'nin oğlu da aynı şekilde yargılanmalı. Torpil olmamalı, hüküm neyse o verilmeli ve herkes cezasını çekmeli.Ceza indirimi ya da af uygulanmamalı. Katilleri, PKK'lıları serbest bırakıp düşüncesini ifade edenleri tutuklamak düşünceye verdiğiniz değeri göstermiyor mu? Bunun neresinde adalet var? Suç varsa kefaletle veya denetimli serbestlikten yanayım; böylece hem denetim devam eder hem devlete ek gelir sağlanır.AKP iktidarında 400 binden fazla kişi affedildi; arada üç kez affa uğramışlar, hatta bunu meslek haline getirenlerde var, ilan verenlerde var, adam dövme şu kadar, adam öldürme şu kadar şaka değil gerçek. Adaletimiz affetmemeli; reform böyle olmamalı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar