15 TEMMUZA GENEL BİR BAKIŞ 

                                    BİRİNCİ BÖLÜM 

15 Temmuz aslın da bir kurtuluş değil, tamamen teslimiyet kölelik sistemini kurma projesi olarak, tarihin böyle bir oyunla, değişeceğini düşünemeyen halk, pişman olmuş durumda. 2002 seçimlerinden AKP birinci parti olarak seçimi kazandı. Avrupa birliğine girme bahanesiyle askeri sindirme politikasıyla, yasalar, kanunlar, anayasa değişikleriyle ekonominin tekrar rayına oturmasıyla, ülkeye dolar akıyor işin kaymağını fetö yiyordu. AKP’li belediyeler parsel parsel arazı satılırken, hiç sesi çıkmayanların başında chp vardı, içinde üç, beş kişi hariç, bunların başında muharrem ince vardı, meclis konuşmalarında ne kadar tutarlı olduğunu görürsünüz. Ergenekon terör örgütü yaratıldı, genelkurmay başkanları, askerler birçok aydın, akademisyen, iş adamları sanatçılar, yanı ülkenin birinci sınıf beyni tutuklanıyor. Evlerinde silahlar, bombalar dokümanlar çıkıyor. Tayyip bey çıkıp dedi ki, ben bu davanın savcısıyım dedi ve asil meselenin özü, fetö bu ülkede sadece bir piyondu. Ülkeye yatırımlar yapılıyor, özellikle inşaat sektörü altın devrini bu zamanda yaşadı. Köprüler, yollar, okullar, hastanelerle ülkenin servetini yiyorlarmış meğer. Katmerli ihaleler teşvikler, vergi aflarıyla büyüyen, AKP vatandaşına kömür, makarna, dağıtıyor, milletin sesini böyle kesiyorlardı. Sosyal devlet, bahanesiyle Tayyip bey milleti köleliye alıştırıyor. bu halkta beyin uyuşukluğuna sebep oldu. Genelkurmay başkanlığının kozmik odasına kadar girdiler. Fetö ile ilk kavga dershaneleri kapatma sürecinde başladı, bunu takiben mit tırları soruşturmasıyla ve hükümete yolsuzluk soruşturmasıyla alevlendi. Birileri tuşa bastı, bir taraftan PKK acılımı, PKK kapatılışına ve arkasından Libya, mısır, Suriye de nasibini aldı. Arap baharı olarak birçok yer ayaklandı, daha önce 2003 yılında ABD ıraka girdi ve Saddam’ı indirdi. Saddam’ın askerilerini hapishaneler işkence yapmaya ve bu görüntüler patladı. İşte Arap baharına dönecek olursak, Amerika’nın ajanlarının olduğu birçok yerde, Arap devlet başkanlarına protestolar yapılmaya ve bu protestolara müdahale sert olunca, halk ayaklanmaya başladı. Suriye devleti her geçen gün daha sert tavır almaya ve onlarca insanın ölümüne sebep oldu.  Halkın okumuş bölümü Avrupa da, cahil bölümü ülkemizde, bizdeki cahiller yetmiyormuş gibi birde onlar geldi, süper cahil bir millet olduk. Neyse konumuza dönersek, bir devlet, bir başka devletin, iç işlerine karışamaz, ama biz karıştık. Suriye’deki bize yakın grupla silah sevkiyatı başlamış yukarıda da bahsettiğim mit tırları olayı bu sürece denk geliyor.