MİLLİ EĞİTİMİMİZ BOK İÇİNDE 

Türkiye yüzyılına Atatürk’ün göstermiş olduğu, istikametle gelmiş olsaydık bu gün dünyada en ileri üç devletten biri biz olabilirdik. Lakın 2003, 2024 yılları arasında 9 kere milli eğitim bakanı değişmiş, her gelen bakan eğitimin kalitesini bilerek düşürdüğünü görüyoruz. Eskiden fen liseleri ve imam hatip liseleri, üniversite sınavlarında hep birinci ikinci olurlardı lakın artık olamıyorlar. Yurt dışından aldıkları programı, önce kendi kafalarından değiştirip yeni bir sistem diye sunuyorlar. Avrupa’daki eğitim sistemini uygulasalar şimdiye önemli bir yol gitmiştik, ama devletimiz halkının zihinsel gelişimini engelliyor. Fazla protein alma diye, ekonominin faturasını millete keserek sağlıklı gıdanın önünü kesti. Emekliler ve asgari ücretliler, son bir yılda evlerine bir kez ya da iki kez et girmiştir. Üç çocuğu olan bir ailenin, İstanbul şartlarında yaşaması gerçekten zor. Bütün bunlar göz önüne alırsak, Türkiye yüzyılında batmış bir milli eğitim bakanlığı önümüzde. Okullarda temizlikçi olmadığı için okulları bok götürüyor,  bu yozlaşma bu vizyonsuzluk her bakanlıkta var. Adaletten, sağlığa, iç işlerinden, dış işleri, bu işin çözümü önce AKP’nin gitmesi, sonra sistem değişikliği ile devletin yönetim kadrosunu küçültmekten geçiyor. Bir kişinin yapacağı işi 20 kişi aday ama gene de yapmıyorlar, başbakanlık fiilen devam ediyor aslında başbakanlığı sözde kaldırdılar. Saraydaki sistem başbakanlıkta çalışanın üç katı.